ilim dünyası, havada asılı durabilen insanları inceledi. Gerçek olduğunu gördü ama nasıl olduğunu açıklayamadı.
Bilim dünyası şu sıralar 'levitasyon' ya da havada asılı durabilen
insanları inceliyor. Tarih boyunca bu tür olayların yaşandığı
biliniyor. Mitolojide uçmak tanrılara özgü bir yetenek sayılıyordu.
Ancak çok az sayıda da olsa bazı insanların da uçabildiğinden söz
ediliyor. Örneğin Hindu Brahmanlar, Yogiler, Hint fakirler, Saint
Hermitler...
Hinduların Sanskrit yazılarında 'havada asılı
durmanın yöntemleri' tek tek rehber halinde yer alıyor. Hint tarihi
belgeleri, yerden 90 santim yükseklikte havada durabilen ustaların
örnekleriyle dolu.
M.Ö 527'de Zen Budizminin kurucusu
Bodhidharama'nın Tibet'teki Şaolin Manastırı'nı ziyaret edip, buradaki
Budist rahiplere 'levitasyon sanatını' nasıl öğrettiği birçok tarihi
belgede yer alıyor. Dahası günümüzde bile
Hindistan'da ve Tibet'te 'havada durabilen' insanlar hiç de az değil.
Avrupa'da
ise bilinen ilk 'levitasyon ustası' bir rahibe olan Azize Theresa. Onun
'uçuşuyla' ilgili belgeler 1565 yılından kalma ve bu deneyimi
230 kişinin gözleri önünde yaşadığı anlatılıyor.
Ancak asıl önemlisi günümüze 'uçan adam' olarak anılan Amerikalı Chris Angel olayı.
Chris
Angel; David Coperfield ya da David Blaine gibi bir sihirbaz değil. Ama
uçabiliyor. Ya da havada asılı durabiliyor. Tam bir 'levitasyon'
ustası. Bilim adamları onun bu 'uçuşlarını' tekrar tekrar izlediler.
"Gerçek mi?" sorusuna "Gerçek" dediler. Buna getirebildikleri açıklama
ise beyin enerjisi ile yaratılan bir çeşit yerkeçimsiz ortam
sayesinde 'havada asılı durmanın' mümkün olabileceği yönünde... Ancak
bu beyinsel enerjinin nasıl oluşturulabildiği sorusu bir cevap bulamadı.
Süper-iletkenlerle
yapılan bir deney sonucunda bir insanın bir süper-iletken üzerinde
durduğu zaman yerden 5 santim kadar yükselebildiğini gösterdi. Ancak
süperiletken kullanmadan 'uçabilen' insanların sırrı hala çözülemedi.
Mermi
tren diye bilinen Japonların ve Fransızların süper-hızlı trenleri de
"manyetik levitasyon" denilen teknoloji ile saatte 350 km hızı
aşabiliyor. Süper-iletkenler sayesinde bu trenler seyir halindeyken
raylara deymeden gidiyor. Ancak bu şekilde bu yüksek hızlara
ulaşabiliyorlar.
video'yu izleyin